Musinöz kolorektal kanserlerin prognostik önemi ve lynch sendromu ile benzerliği

Abstract

Kolorektal musinöz karsinomanın klinik önemi hala tartışmalı bir konudur. Bu çalışmada 23 kolorektal musinoz karsinonıa ile (grup 2), 53 non-musinöz kolorektal adenokanser (grup 1) bir çok kliniko-patolojik yönden karşılaştırıldı. Musinöz karsinomalı grupta 50 yaşın altındaki hasta oranı %52,1 iken non-musinöz grupta bu oran %18,8’di (p<0,05). Ayrıca musinöz grup, istatistiki önem arz etmese de, daha proksimal kolona yerleşmeye meylediyordu, dolayısıyla non-musinöz grubun akut intestinal obstruksiyon tablosuyla başvurma oranı daha sıktı (%23’e karşılık %4,3, p<0,05). Her iki grup arasında evre, senkron tümör bulundurma, rezektabilite, postoperatif mortalite, reoperasyon, metastaz ve yaşam süreleri yönden bir farklılık yoktu (p>0,05). Grup 2’deki hastalar istatistiki önem arzetmesede daha fazla tümörle tutulu lenf nodu ve daha yüksek serum CEA seviyeleri ile birlikteydi. Ayrıca 8 olgudan oluşan Lynch sendromlu hasta grubu her iki gruba eşit olarak dağılmıştı (Grup l’de 5, grup 2’de 3 olgu). Bununla birlikte Lynch Sendromlu olguların klinik özellikleri musinöz kolorektal adenokanserli olgulara benziyordu. Musinöz kolorektal adenokanserli hastalar daha geniş bir cerrahi girişime maruz kalmalı ayrıca bu olguların postoperatif izlemleri daha titizlikle yapılmalıdır.