DSpace Repository

DOLANDIRICILIK SUÇUNUN SUSMAK SURETİYLE İŞLENMESİ SORUNSALI

Show simple item record

dc.date.accessioned 2022-02-09T07:47:21Z
dc.date.available 2022-02-09T07:47:21Z
dc.date.issued 2021
dc.identifier.citation ERGÜN G. O (2021). DOLANDIRICILIK SUÇUNUN SUSMAK SURETİYLE İŞLENMESİ SORUNSALI. İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 12(1), 304 - 312. Doi: 10.21492/inuhfd.840591 en_US
dc.identifier.uri https://app.trdizin.gov.tr/makale/TkRRNU1qSXhNUT09/dolandiricilik-sucunun-susmak-suretiyle-islenmesi-sorunsali
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/11616/46961
dc.description.abstract Öz:Dolandırıcılık suçu, 5237 sayılı TCK’nın Malvarlığına Karşı Suçlar başlıklı onuncu bölümünde 157. maddede düzenlenmiştir. Buna göre dolandırıcılık, “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağla”maktan ibarettir. Susmanın dolandırıcılık suçunda hile teşkil edip etmeyeceği tartışmalıdır. Bunun mümkün olduğunu savunan yazarlar kadar mümkün olmadığını düşünen yazarlar da vardır. Her türlü susma değilse de kişinin hukuken var olan bir aydınlatma yükümlülüğünün ihmali anlamına gelen susma, dolandırıcılık suçunda hile teşkil edebilir. Bu yükümlülük, kanundan, sözleşmeden ya da sözleşme dışındaki bir nedene dayanan güven ilişkisinden yahut iyi niyet kurallarından kaynaklanabilir. Belirtmek gerekir ki her türlü sözleşme ilişkisinden böyle bir aydınlatma yükümlülüğü doğmayacağı gibi güven ve iyi niyet kuralları da her durumda genel bir aydınlatma yükümlülüğü getiren kurallar olarak düşünülemez. Burada bir taraftan sözleşme serbestisi, ticari örf ve adetten kaynaklanan uygulamalar ve gündelik hayat ilişkileri ile diğer taraftan bunların kişileri aldatma özgürlüğü ve başkalarını aldatma konusunda açık çek olarak değerlendirilmemesi gereği arasında bir denge kurulmalıdır. en_US
dc.description.abstract Öz:The crime of fraud is regulated in article 157 of the tenth chapter titled Crimes Against Property of the Turkish Penal Code numbered 5237. According to this clause, fraud refers to “deceiving a person with fraudulent behavior and gaining a benefit to oneself or another, to the detriment of such person or another.” It is controversial whether or not silence could constitute a fraudulent behavior for the purposes of the crime of fraud. In the legal literature, there are scholars who think it is not possible as much as those who argue that this is possible. Even if not all silence, the silence, which appears in the form of omission of a legal obligation to disclose, may constitute a fraudulent behavior for the purposes of the crime of fraud. This obligation may stem from law, contract or a non-contractual trust relationship, or the good faith principles. It should be noted that all contractual relationships, trust or good faith principles should not be interpreted as rules providing such a general obligation to disclose. Here, a balance must be established between the freedom of contract, practices stemming from commercial customs and daily life relations, on one hand, and the requirement that such principles and practices should not be considered as a ground for a freedom to deceive others or an open check to deceive others, on the other hand. en_US
dc.language.iso tur en_US
dc.rights info:eu-repo/semantics/openAccess en_US
dc.title DOLANDIRICILIK SUÇUNUN SUSMAK SURETİYLE İŞLENMESİ SORUNSALI en_US
dc.type article en_US
dc.relation.ispartof İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi en_US
dc.department İnönü Üniversitesi en_US


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record