Bu prospektif çalışmanın amacı distraksiyon osteogenezis yöntemi kullanılarak yapılan alt çene genişletmesinin çene-yüz sistemi üzerine olan etkisinin değerlendirilmesidir. Materyal ve Metot: Çalışma grubunu iskeletsel Sınıf I ve Sınıf II özellik gösteren 20 (8 erkek, 12 kız) hasta oluşturmaktadır. Bu çalışmada ortalama yaş 15,86 ± 2,17'yıldır ve yaş dağılımı 13,1 ile 21,5 yıl arasındadır. Tüm hastalarda orta ya da şiddetli derecede anterior çapraşıklık, V şekili ark formu ve maksillo-mandibuler transversal yetmezlik bulunmaktadır. Tüm hastalarda konsolidasyon döneminde iken, hızlı üst çene genişletmesi işlemi tamamlanmıştır. Hasta kayıtları tedavi başında, distraksiyon dönemi ve konsolidasyon dönemi (165,85±10,42 gün) sonunda elde edilmiştir. İstatistiksel analiz, normal dağılım gösteren gruplarda eşleştirilmiş t testi, normal dağılım göstermeyen gruplarda ise Wilcoxon sıra sayıları işaret testi kullanılmıştır. Bulgular: Postero-anterior grafiler incelendiğinde bikondiler, bimolar, üst ve alt implantlar arası genişlikte istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p<0.05). 3 boyutlu görüntüler incelendiğinde ağız genişliği, burun genişliği ve anterior yükseklik istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde artmıştır. Model ölçümlerinde ise genişletme etkisinin alt kanin dişlerden molar dişlere doğru giderek azaldığı görülmüştür. Sonuçlar: Mandibuler orta hat distraksiyon osteogenezisinin kısa dönem sonuçları, bu işlemin iskeletsel ve dişsel ark boyutunu genişleterek etkili bir çekimsiz tedavi alternatifi olabileceğini göstermiştir.
The purpose of this prospective study was to evaluate the craniofacial effects for mandibular widening by midline distraction osteogenesis with using tooth borne distraction device. Method: The sample comprised of 20 (8 males, 12 females) patients with skeletal Class I and class II. The mean age in this study was 15,86 ± 2,17 years, ranging from 13,1 to 21,5 years. All patients had moderate and severe mandibular anterior crowding, V shaped arch form and maxillo-mandibular transverse deficiency. A custom made intraoral tooth-borne distraction device was used for distraction. During consolidation period, rapid maxillary expansion was also completed in all of the patients. The patient's records were obtained at the beginning of treatment, at the end of distraction and consolidation periods (165,85 ± 10,42 days after surgery). For statistical analysis, paired t test and Wilcoxon signed-rank test were used. Results: When postero-anterior radiographs were analyzed bicondylar, bimolar, upper and lower implants widths statistically increased and bigonial widths decareased (p<0.05). When 3 dimensional photos analyzed the mouth width , nasal width and anterior height showed a significant increase (p<0.05). Model measurements showed that widening effect gradually decreased from the mandibular canines to the second molars. Conclusions: The short term results of this study would shows that mandibular midline distraction osteogenesis procedure provides an efficient non-extraction treatment alternative for mandibular dental crowding, by increasing the mandibular skeletal and dental arch widths.
