Abstract
Objectives: We evaluated general and common characteristics of patients that were referred
to Positron Emission Tomography / Computed Tomography (PET/CT) with suspicious lung
lesions, then diagnosed as sarcoidosis, in order to determine the contribution of PET/CT to
differential diagnosis.
Material and Methods: 7 patients who underwent PET/CT examinations for lung lesions
between January 2010 and June 2014, then pathologically diagnosed as sarcoidosis were
analyzed retrospectively.
Results: All seven patients had bilateral mediastinal lymph node positivity, six patients had
multiple pulmonary parenchymal lesions. Extrathoracic lymph node involvement was
determined in three patients. Two patients had hepatic involvement, one had focal nodular
and the other one had diffuse hepatic involvement. Three patients had splenic involvement,
one with appearance of multiple nodules, diffuse uptake pattern was determined in the other
two. Bone involvement was found in two patients. SUVmax range was 3.2 to 20.7 (median: 6.9)
for thoracic or extrathoracic lesions of the whole seven patients.
Conclusion: Granulomatous diseases should be kept in mind in case of existence of
extrathoracic lymphadenopathy, liver and spleen involvement in addition to lung lesions.
PET/CT is helpful in identifying easily accessible biopsy sites, especially for patients with
extensive disease. With whole body imaging, metabolic activity and the extent of the disease
can be determined with high accuracy. Despite the adoption of many advantages such as post
treatment follow-up, determining activation in chronic disease and biopsy site, PET/CT is not
placed yet in routine practice. In order to replace algorithms well-organized, prospective
clinical trials are needed.
Keywords: Sarcoidosis; FDG; PET; Lymphoma; Lung.
Öz
Giriş: Bu çalışmada akciğerde şüpheli lezyon ve mediastinal lenfadenopati nedeniyle kliniğimiz
Pozitron Emisyon Tomografisi / Bilgisayarlı Tomografi (PET/BT) ünitesine refere edilen ve biyopsi
sonucunda sarkoidoz tanısı alan hastaların genel ve ortak özellikleri değerlendirilerek, PET/BT’nin
sarkoidoz tanısına katkısının belirlenmesi ve bulguların literatürle karşılaştırılması amaçlandı.
Gereç ve Yöntemler: Ocak 2010 ile Haziran 2014 tarihleri arasında akciğerde kitle araştırması
nedeniyle kliniğimize refere edilmiş ve PET/BT’si çekilmiş daha sonra son tanıları sarkoidoz olarak
belirlenmiş yedi hastanın özellikleri retrospektif olarak incelendi.
Bulgular: İncelenen yedi hastanın tümünde bilateral mediastinal lenf nodu pozitifliği, altı hastada
multipl pulmoner parankim lezyonu saptandı. Üç hastada ekstratorasik lenf nodu tutulumu izlendi.
Karaciğer tutulumu görülen iki hastadan birinde fokal nodüler, diğerinde diffüz tutulum saptandı.
Dalak tutulumu izlenen üç hastanın birinde multipl nodüler görünüm, diğer ikisinde diffüz tutulum
paterni mevcuttu. İki hastada kemik tutulumu saptandı. İncelenen yedi hastanın torasik veya
ekstratorasik tüm vücuttaki lezyonlarına bakıldığında SUVmaks aralığı 3,2-20,7 (median: 6,9) idi.
Sonuç: Akciğerle beraber ekstratorasik lenfadenopati bulguları, karaciğer ve dalak tutulumu,
öncelikle akciğer malignitesi şüphesi ile gönderilmiş olan olgularda granülomatöz hastalık ayırıcı
tanısı akla gelmesi açısından FDG PET/BT’nin tanı aşamasındaki yararıdır. PET/BT kolay ulaşılabilir
biyopsi yeri belirlenmesi açısından özellikle yaygın hastalık olgularında oldukça yararlıdır. Hastalığın
tanı anındaki metabolik aktifliği ve yaygınlığı tüm vücut değerlendirme ile yüksek doğrulukla
belirlenebilmektedir. PET/BT’nin sarkoidozda tedavi takibi, kronik hastalıkta aktifleşen odakların
belirlenmesi ve biyopsi yeri tayini gibi pek çok avantajının kabul edilmesine rağmen rutin uygulamada
henüz yeri kesinleşmemiştir. Algoritmalarda yerini alabilmesi için iyi düzenlenmiş, prospektif klinik
çalışmalara ihtiyaç vardır.
Anahtar Kelimeler: Sarkoidoz; Fdg; Pet; Lenfoma; Akciğer.
